Ata Sözleri

  • Akılsız köpeği yol kocatır.
  • Akılsızın şaşkını beyaz giyer kış günü.
  • Akrabanın akrabaya ettiğini akrep etmez.
  • Akranıyla konuşmayanın sesi, semadan gelir.
  • Akşam gelen misafirin, yiyeceği bulgur sıkısı, yatacağı ahır sekisi.
  • Akşamın hayırından sabahın şeri iyidir.
  • Al elmaya taş atan çok olur.
  • Al yakışırken, el bakışırken.
  • Alacağın bir iğne, çeliğin okkasını orantıya vurursun.
  • Alışmış kudurmuştan beterdir.
  • Alim unutmuş, kalem unutmamış.
  • Allah aptala eşeğini kaybettirir, sonra buldurup sevindirir.
  • Allah şaşırttı mı, dayıya hala dedirtirmiş.
  • Allı yelek, pullu yelek, canfes neye gerek?
  • Alma el kızının ahını, gökten indirir şahini.
  • Alma mazlumun ahini çıkar aheste aheste.
  • Altın anahtar, her kapıyı açar.
  • Altın eşik, ağaç eşiğe muhtaçtır.
  • Altın yere düşmeyle değer kaybetmez.
  • Altının kıymetini sarraf bilir.
  • Ana gibi yar, vatan gibi diyar olmaz.
  • Anan gibi saç büyütecegine, baban gibi bıyık büyüt.
  •  Anan turp, baban şalgam, sen içinde gülbe şeker.
  • Ananın bastığı yavru incimez.
  • Ananın bastığı yerde yavru ölmez.
  • Anasına bak kızını al, astarına bak bezini al.
  • Anlayana Sivri sinek saz anlamayana davul zurna az.
  • Aptal düğünden çocuk oyundan usanmaz.
  • Aptalın karnı doyunca gözü yolda olur.
  • Ar gözden, kar yüzden anlaşılır.
  • Ar namus tertemiz.
  • Arap eli öpmek, dudak karartmaz.
  • Arayan belasını da devasını da bulur.
  • Arayan bulur, inliyen ölür.
  • Arefe günü yalan söyleyenin, bayram günü yüzü kara çıkar.
  • Arı bal yapacak çiçeği bilir.
  • Arı satmış namusu tellala vermiş.
  • Arkadaş dediğinin gölgesinde suç islenir.
  • Arkadaşını söyle ki, sana kim olduğunu söyleyim.
  • Arkadaşlık pazara kadar değil mezara kadardır.
  • Arkalı it kurdu boğar.
  • Armudu sapıyla, üzümü çöpüyle, pekmezi küpüyle.
  • Arpa ekinde buğday bekleme.
  • Asil azmaz, bal kokmaz, kokarsa yağ kokar, aslı ayrandır.
  • Aslan yattığı yerden belli olur.
  • Aslında olan tırnağına getirir.
  • Aş kaşık ile, iş keşik ile.
  • Aş sabahın iş sabahın.
  • Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.
  • Aşk olmayınca meşk olmaz.
  • At alırsan yazın, deve alırsan güzün, avrat alırsan gezin ha gezin.
  • At binenin kılıç kuşananındır.
  • At ile avrat yiğidin ikbalindendir.
  • At karnından yiğit burnundan bellidir.
  • At olacak tay yürüyüşünden belli olur.
  • At ölür de, itler bayram eder
  • At ölür meydan kalır, yiğit ölür şan kalır.
  • At sahibinin altında kişner.
  • At ver hısım ol, kız ver hasım ol.
  • At yedi günde, it yediği günde belli olur.
  •  At, sahibine göre kişner.
  • Ata binmek bir ayıp, inmek iki ayıp.
  • Ata et, ite ot verilmez.
  • Atasözü tutmayan, uluya uluya kalır.
  • Ateş düştüğü yeri yakar.
  • Ateş olmayan yerden duman çıkmaz.
  • Atı alan Üsküdar’ı geçer.
  • Atılan ok geri dönmez.
  • Atımın alnı sakar, lakabını ele takar.
  • Atın iyisi arkadan gelmez.
  • Atın iyisine doru, yiğidin iyisine deli derler.
  • Atın ölümü arpadan olsun.
  • Atlar tepişirken arada eşekler ezilir.
  • Atlı, itli sığmış, bir çocuk sığmamış.
  • Avradı er zapt etmez, ar zapt eder.
  • Avrat var ev yapar, avrat var ev yıkar.
  • Ay bozmaz, süt kokmaz. Kokarsa ayran kokar, çünkü aslı süttür.
  • Ayağa değmedik taş, başa gelmedik iş olmaz.
  • Ayağın sığmayacağı yere baş sokulmaz.
  • Ayağını yorganına göre uzat.
  • Aydan gelen halı üstüne, günde gelen kül üstüne.
  • Az menfaat çok zarara mal olur.
  • Az sabırda, çok keramet vardır.
  • Az tamah, çok ziyan getirir.
  • Az veren candan çok veren maldan verir.
  • Az yaşa, uz yaşa, akıbet gelecek başa.
  • Azan mevlasını da bulur, belasını da.
  • Azı bilmeyen çogu hiç bilmez.
  • Azıcık aşım, kaygısız başım.
  • Azıksız yola çıkanın, iki gözü el torbasında olur.
  • Azıtmış, kudurmuştan beterdir.
  • Azman olma, uzman ol.
  • Baba koruk yer, oğlunun dişi kamaşır.
  • Baba mirası yanan mum gibidir.
  • Baba oğula bir bağ bağışlamış, oğul babaya bir cıngıl üzüm vermemiş.
  • Baban bana öğüt verirken, ben inek gözünde kırk sinek saydım.
  • Babası ölen bey, anası ölen kadın olur.
  • Bağ dua değil, çapa dua ister.
  • Bağa bak üzüm olsun, yemeye yüzün olsun.
  • Bağa gir izin olsun ki, yemeye yüzün ola.
  • Bağlı aslana tavşan bile hücum eder.
  • Baht olmayınca başta, ne kuruda biter, ne de yaşta.
  • Bakacağın yüze sıçma, sıçacağın yüze bakma.
  • Bakarsan bağ olur, bakmazsan dağ olur.
  • Bakkal ölenin borcunu, diriye ödettirir.
  • Bakmadan usta olunsaydı, kediler kasap olurdu.
  • Bal döksen yalanır.
  • Bal olan yerde sinek de bulunur.
  • Bal tutan parmağını yalar.
  • Bal, bal demekle ağız tatlanmaz
  • Balı parmağı uzun olan değil, kısmeti olan yer.
  • Bana benden olur, her ne olursa, başım rahat bulur, dilim durursa.
  • Baskın basanındır.
  • Baskısız yongayı yel alır.
  • Bastığın yer bayram olsun.
  • Baş başa, baş da padişaha bağlıdır.
  • Baş nereye giderse, ayak oradadır.
  • Başıma uymayan takke elin olsun.
  • Başındaki fese bak, girdiği kümese bak.
  • Başını acemi berbere teslim eden, cebinde pamuk eksik etmesin.
  • Başsız evin köpeği çok havlar.
  • Bazen inek, erkek; bazen de dişi doğurur.
  • Bedava sirke baldan tatlıdır.
  • Bekâr gözü ile kız alınmaz.
  • Bekâra karı boşamak kolay gelir.
  • Beleş peynir fare kapanında bulunur.
  • Belli düşman, gizli dosttan yeğdir.
  • Benden sana öğüt, ununu elinle öğüt.
  • Benim adım Hıdır, elimden gelen budur.
  • Benim sakalım tutuştu, sen cigara yakmak istersin.
  • Besle kargayı oysun gözünü.
  • Besledik büyüttük danayı, şimdi tanımaz oldu anayı, babayı.
  • Beş kuruşluk fener o kadar yanar.
  • Beş parmağın beşi bir değildir.
  • Beyaz saç, aklın değil yaşın işaretidir.
  • Bıçak sapını kesmez.
  • Bıçak yarası geçer, dil yarası geçmez.
  • Bilğisiz insan meyvesiz ağaca benzer.
  • Bilinmedik iş ya karın ağrıtır ya baş.
  • Bilmediği beş vakit namaz, bilir de yanına varmaz.
  • Bilmemek ayıp değil öğrenmemek ayıptır.
  • Bin bilsen de bir bilene danış.
  • Bin ölçüp bir biçmeli.
  • Binde bir gelinen yere gül döşerler, her gün gelinen yere kül döşerler.
  • Bir adamın adı çıkacağına, canı çıksın.
  • Bir ağaçta gül de biter, diken de.
  • Bir ağaçtan, oklukta çıkar boklukta.
  • Bir ağızdan çıkan, bin ağza yayılır.
  • Bir bulutla kış gelmez.
  • Bir dalın gölgesinde bin koyun eğlenir.
  • Bir dirhem et, bin ayıp örter.
  • Bir elin nesi var, iki elin sesi var.
  • Bir elin verdiğini, öbür elin duymasın.
  • Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır.
  • Bir işe başlamak, bitirmenin yarısıdır.
  • Bir koyun başı pişinceye kadar, kırk kuzu başı pişer.
  • Bir koyundan iki post olmaz.
  • Bir musibet bin nasihatten iyidir.
  • Bir nalına vurur, bir mıhına.
  • Bir yerim diyenden birde yemem diyenden kork.
  • Bir yiğit kırk yılda meydana gelir.
  • Birlikten kuvet doğar.
  • Bitli baklanın kör alıcısı olur.
  • Bize gelince yiyip içelim, size gelince gülüp geçelim.
  • Boğulursan büyük suda (denizde) boğul.
  • Borcun iyisi vermek, derdin iyisi ölmektir.
  • Borç yiğidin kamçısıdır.
  • Boş duranı Allah’da sevmez kulu da.
  • Boşboğazı cehenneme atmışlar, ‘odun yaş’ diye bağırmış.
  • Boşboğazın sigarası yanmaz.
  • Bugün bana ise yarın sana.
  • Bugünkü işini yarına bırakma.
  • Bugünkü tavuk, yarın ki kazdan iyidir.
  • Bülbülü altın kafese koymuşlar “vatanım” demiş.
  • Bülbülün çektiği; dili belasıdır.
  • Büyük ekmek, büyük bezeden olur.
  • Büyük lokma ye, büyük söz söyleme.
  • Büyük zekalar birlikte düşünürler.
  • Cahile söz anlatmaktansa, deveye hendek atlatmak iyidir.
  • Cahilin dostluğundan, alimin düşmanlığı iyidir.
  • Cahille arkadaş olma küstürün, cam kırığıyla kıçını silme kestirirsin.
  • Cami ne kadar büyük olsa da imam bildiğini okur.
  • Can boğazdan gelir.
  • Can çıkar huy çıkmaz.
  • Can çıkmadan ümit kesilmez.
  • Canı kaymak, isteyen mandayı yanında taşır.
  • Canı yanan eşek atı geçer.
  • Çağırılan yere erinme, çağırılmadığın yere görünme.
  • Çağrılmadık yere, çörekçi ile börekçi gider.
  • Çalışan demir pas tutmaz.
  • Çamura taş atma üstüne sıçrar.
  • Çatal kazık yere batmaz.
  • Çıngıraklı deve kaybolmaz.
  • Çıracı olsam ay akşamdan doğar.
  • Çiftçilik, eşeğin kuyruğuna benzer, ne uzar ne kısalır.
  • Çingene ciğer pişirir, yemeden karnını şişirir.
  • Çingenenin ipini, kendisine çektirirler.
  • Çingeneye beylik vermişler, önce babasını asmış.
  • Çocuğu işe gönder, peşinden sen git.
  • Çok söyleme arsız edersin, aç bırakma hırsız edersin.
  • Çok söz yalansız, çok para haramsız olmaz.
  • Çok yaşayan bilmez çok gezen bilir.
  • Çubuk iken çıtlamayan, hezen iken kütlemez.
  • Çürük iple kuyuya inilmez.
  • Çürük tahtaya çivi çakılmaz.
  • Dağ dağa kavuşmaz insan insana kavuşur.
  • Damlaya damlaya göl olur.
  • Danışan dağlar aşar, danışmayan yolda şaşar.
  • Davetsiz gelen döşeksiz oturur.
  • Davulun sesi uzaktan güzel gelir.
  • Deme dostuna, der dostuna. Bir gün olur tuz basarlar postuna.
  • Demir nemden insan gamdan çürür.
  • Demir tavında dövülür.
  • Deniz sevilir de, densiz sevilmez.
  • Denize düşen yılana sarılır.
  • Derdini söylemeyen derman bulamaz.
  • Dereyi görmeden paçayı sıvama.
  • Deveyi yardan atlatan, bir tutam ottur.
  • Dibi görünmeyen sudan geçme.
  • Dinsizin hakkından imansız gelir.
  • Dinsizin ipi ile Kuyuya inilmez.
  • Doğru söyleyeni Dokuz köyde kovarlar.
  • Doğru söyleyenin bir ayağı üzengide gerek.
  • Domuzdan post gavurdan dost olmaz.
  • Dost acı söyler.
  • Dost başa düşman ayağa bakar.
  • Dost kara günde belli olur.
  • Dost yüzünden, düşman gözünden belli olur.
  • Dövüşerek pazarlık et , güle güle ayrıl.
  • Dut kurusuyla yar sevilmez.
  • Düşenin dostu olmaz.
  • Düşman ayağa dost basa bakar.
  • Düşmanın karıncaysa da kork.
  • Eceli gelen köpek cami duvarına işer.
  • Eğri oturalım doğru konuşalım.
  • Eken biçer, konan göçer.
  • Ekmeğin büyüğü hamurun çoğundan olur.
  • El ağzı ile çorba içilmez.
  • El deliye, bende akıllıya muhtacım.
  • El elden üstündür.
  • El elin eşeğini türkü çağırarak arar.
  • El yarası onar. Dil yarası onmaz.
  • El yumruğu yemeyen, kendi yumruğunu balyoz sanır.
  • Eli dar olanın, dili kısa olur.
  • Eli doluya: ağa buyur, eli boşa: ağa uyur.
  • Eli ile köfte yuvarlıyor, gözü kırık kovalıyor.
  • Elin ile koymadığını kaldırma.
  • Emanet (Amanat) ata binen, tez iner.
  • Eşek hoşaftan ne anlar. Suyunu içer. denesini (tanesini) kor.
  • Et tırnaktan ayrılmaz.
  • Evladı ben doğurdum ama, gönlü benim değil ki…
  • Fakir parasız olan değil akılsız olandır.
  • Fakirin tavuğu tek tek yumurtlar.
  • Garip kuşun yuvasını Allah yapar.
  • Geçtiğin köprüleri yakma.
  • Gelin ata binmiş de, görkü kimin kapıya inmiş.
  • Gem almayan atın ölümü yakındır.
  • Gerçek dost kötü günde belli olur.
  • Gergin ip, çabuk kopar.
  • Gitti ağalar paşalar, kellere kaldı köşeler.
  • Gizliden gebe kalan, aşikâre doğurur.
  • Göğe direk, denize kapak olmaz.
  • Görünen dağın uzağı olmaz.
  • Görünen köy kılavuz istemez.
  • Gözün ile görmediğini söyleme.
  • Gülme komşuna gelir başına.
  • Güneş giren eve hekim girmez.
  • Güzel gözünden, yiğit sözünden belli olur.
  • Harman yel ile, düğün el ile olur.
  • Hasta yatan değil, eceli gelen ölür.
  • Havada ahreni ile uçmayan kuşun sesi havadan değil, tavadan gelir.
  • Haydan gelen huya gider.
  • Hazıra hanak, pişmişe konak.
  • Hem kız, hem baldırı düz hem de ucuz olur mu.
  • Her akla geleni işleme her ağacı taslama.
  • Her işin başı sağlık.
  • Her işte bir hayır vardır.
  • Her koyun kendi bacağından asılır.
  • Her kuşun eti yenmez.
  • Her şakanın altında bir gerçek yatar.
  • Her şeyin yenisi,dostun eskisi.
  • Her taş baş yarmaz.
  • Her yiğidin bir yoğurt yiyişi vardır
  • Her zamanı bir sayma.
  • Herkes aklını pazara çıkarmış,yine kendi aklını beğenmiş.
  • Horoz ölür gözü çöplükte kalır.
  • Horozu çok olan köyün sabahı geç olur.
  • Irmak kenarına çeşme yapılmaz.
  • Irmaktan geçerken at değiştirilmez.
  • Isıracak it dişini göstermez.
  • Isıracak köpek dişini göstermez.
  • Islanmışın yağmurdan korkusu olmaz.
  • İğneyi kendine,çuvaldızı ele batır.
  • İki cambaz bir ipte oynamaz.
  • İnsan kocar, gönlü kocamaz.
  • İnsan konuşa konuşa,hayvan koklaşa koklaşa
  • İnsan sözünden,hayvan yularından tutulur.
  • İp inceldiği yerden kopar.
  • İstediğini söyleyen,istemediğini işitir.
  • İstemek bir ayıp, vermemek iki ayıp.
  • İsteyenin bir yüzü kara , vermeyenin iki yüzü kara.
  • İşleyen demir ışıldar.
  • İt ite buyurur, itte kuyruğuna.
  • İt iti ısırmaz.
  • İt kağnının gölgesine yatmışta, ne koyu gölgem var demiş.
  • İt utansa don giyer.
  • İti an çomağı hazırla.
  • İyi insan lafının üzerine gelirmiş.
  • İyilikle uslanmıyanın sonu kötektir (Dayak).
  • Kafirden hacı, elden bacı olmaz.
  • Kakma el kapısını el ucuyla, yiterler kapını var (olanca) gücüyle.
  • Kalem kılıçtan üstündür.
  • Karamanın koyunu, sonra çıkar oyunu.
  • Karga bülbülü taklit edeyim derken, ötmeyi unutmuş.
  • Karnıyın doymayacağı yere, açlığını bidirme.
  • Kasap et derdinde koyun can derdinde.
  • Kasap sevdiği postu yere vurur.
  • Kaşıkla verip, sapıyla gözünü çıkartma.
  • Katranı kaynatsan olur mu şeker, cinsi batasıca mutlaka cinsine çeker.
  • Kaz gelecek yerden Tavuk esirgenmez.
  • Kazma kuyuyu, kazarlar kuyunu.
  • Keçinin canı sopa isteyince, çobanın değneğine (sopasına) sürtünür.
  • Kel yanında kabak anılmaz.
  • Kenarına bak bezini al, anasına bak kızını al.
  • Kendi düşen ağlamaz.
  • Keskin sirke küpüne zarar verir.
  • Kılıç kınını kesmez.
  • Kırk hırsız bir çıplağı soyamaz.
  • Kırk yıl ecel yağsa, eceli gelen ölür.
  • Kızım sana diyorum, gelinim sen anla.
  • Kızını dövmeyen dizini döver.
  • Kimi yer, kimi bakar. Kıyamet ondan kopar.
  • Kişiyi nasıl bilirsin, kendin gibi.
  • Komşu komşunun külüne muhtaçtır.
  • Komşunun tavuğu komşuya kaz görünür.
  • Köpeğe dalaşmaktansa, çalıyı dolaşmak hayırlıdır.
  • Köpeklerin duası kabul olsa gökten kemik yağar.
  • Köpeksiz köy buldu değneksiz gezer.
  • Köprüyü gecene kadar, ayıya dayı de.
  • Körler sağırlar birbirini ağırlar.
  • Kötü tarlanın verdiğini, yiğit kardeş vermez.
  • Kurt kocayınca köpeğin maskarası olur.
  • Kurt kuzu kaptığı yeri dokuz defa yoklar.
  • Kurunun yanında yaş da yanar.
  • Lafla peynir gemisi yürümez.
  • Leyleğin günü lak lak ile geçer.
  • Lokma karın doyurmaz, şefaat artırır.
  • Mart kapıdan baktırır kazma kürek yaktırır.
  • Minareyi çalan kılıfını hazırlar.
  • Namazda meyli olanın, kulağı ezanda olur.
  • Nasihat vereceğine, para ver.
  • Nazar insanı mezara , hayvanı kazana götürür
  • Ne ekersen onu biçersin.
  • Ne verirsen elinle, o gider seninle.
  • Nokta kadar menfaat için, virgül kadar eğilme.
  • Okumayı sevmeyene dokuz hoca az.
  • Olmaz olmaz deme, olmaz olmaz.
  • Öfke gelir gider, kelle gider gelmez.
  • Öfke ile kalkan zarar ile oturur.
  • Öksüz kuzu, toklu olmaz.
  • Para insana dil, elbise insana yol öğretir.
  • Parasız pazara, kefensiz mezara gidilmez.
  • Paraya nereye gidiyorsun demişler, çoğun olduğu yere demiş.
  • Pire itte (köpekde), bit yiğitte bulunur.
  • Pis boğaz ile boş boğaz, beladan kurtulmaz.
  • Rüzgar eken Fırtına biçer.
  • Sabır eden derviş muradına ermiş.
  • Sakalda keramet olsa, keçi şehlik ederdi.
  • Sakla samanı gelir zamanı.
  • Saman elin se samanlık senin
  • Sayılı koyunu kurt kapmaz.
  • Sen kendini övme el seni övsün.
  • Sinek küçük ama, mide bulandırır.
  • Soğuk su, sıcak aş – diş düşmanı, genç avrat koca herifin baş düşmanı.
  • Sopayı yiyen eşek, atı geçer.
  • Söyle arkadaşını söyleyeyim sana seni.
  • Söyleme dostuna, oda söyler dostuna. Bir gün olur kül basarlar postuna.
  • Söylemeyen ağız, söyleyen ağzı yorar.
  • Söz büyüğün sus küçüğün.
  • Söz gümüş sükut altın.
  • Söz var insanı yola getirir, söz var insanı yoldan çıkartır.
  • Söz var iş bitirir, söz var baş yitirir.
  • Su akarken testini doldur.
  • Su akmayınca durulmaz.
  • Su testisi su yolunda kırılır.
  • Sütten ağzı yanan, yoğurdu üfleyerek yer.
  • Şaşkın ördek, tersine doğru yüzer.
  • Şimşek çakmadan gök gürlemez.
  • Tartılırsan denginle tartıl.
  • Taşıma su ile değirmen dönmez.
  • Tatlı söz yılanı deliğinden çıkarır.
  • Tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış.
  • Tekkeyi bekleyen çorbayı içer.
  • Tembele iş buyur sana akıl öğretsin.
  • Tereciye tere satılmaz.
  • Tırnağın varsa başını kaşı.
  • Tilkinin dolaşıp geleceği yer kürkçü dükkanıdır.
  • Tok açın halinden anlamaz.
  • Tok ağırlaması güçtür.
  • Topalla gezen aksama öğrenir.
  • Tosya’ya tuza gideyim derken, evdeki bulgurdan olma.
  • Ucuna bak bezini al, anasına bak kızını al.
  • Ucuz alan pahalı alır.
  • Ummadığın taş baş yarar.
  • Umut fakirin ekmeğidir.
  • Ürümesini bilmeyen it, sürüye getirir kurt.
  • Üzüm üzüme baka baka kararır.
  • Üzümünü ye bağını sorma.
  • Vakit nakittir.
  • Vakitsiz öten horozun başını keserler.
  • Var ne bilsin yokun halinden.
  • Varsa pulun, herkes kulun; yoksa pulun, dardır yolun.
  •  Yalancının mumu yatsıya kadar yanar.
  • Yalın varsa karnına, çulun varsa sırtına.
  • Yalnız taş duvar olmaz.
  • Yanlış hesap Bağdat’tan döner.
  • Yarım hekim candan ,yarım hoca dinden eder
  • Yazın başı pişenin,kışın aşı pişer
  • Yazın eli yaş olanın, kışın ağzı yaş olur.
  • Yemeye hazır dayanmaz.
  • Yiğidi öldür hakkını yeme.
  • Yol üstüne bostan ekme el için, kocalıkta (ihtiyarlıkta) avrat alma el için.
  • Yol yürümeyle, borç ödemeyle biter.
  • Yola giden yorulmaz.
  •  Yolu yordamıyla, ormanı baltayla.
  • Yöğrük at yemini artırır.
  • Yuvarlanan taş, yosun tutmaz.
  • Zahmetsiz rahmet olmaz.
  • Zaman sana uymazsa sen zamana uy.
  •  Zararın neresinden dönersen kârdır.
  • Zemheride yoğurt isteyen, cebinde bir inek taşır.
  • Zengin arabasını dağdan aşırır, züğürt düz ovada yolunu şaşırır.
  • Zengin dağlar aşar, olmayan yolda şaşar.
  • Zengine bir kıvılcım, güzele bir sivilce yetermiş.
  • Zenginin horozu bile yumurtlar.
  • Zenginin malı, züğürdün çenesini yorar.
  • Zor kapıdan girerse, şeriat bacadan çıkar.
  • Zora dağlar dayanmaz.
  • Zorla güzellik olmaz.
  • Züğürt olup düşünmektense, uyuz olup kaşınmak yeğdir.